Bir arkadaşın tavsiyesiyle araştırdım oyunu. Türk oyunu olarak birçok habere konu olmuş. Güzel başarılara imza atmış bir oyunmuş kendileri. Gerçekten de güzel düşünülüş tarzı olarak. Bir strateji oyununda karakter canlandırmak gerçekten güzel. Oyun hakkında birçok yazı okudum başlamadan önce. Oyuncuların hikayelerini işte neler yaptıklarını falan okuyunca daha bir heveslendim. O köye gittim esir aldım, şu kraldan boyundurluk aldım, onu sattım şöyle para kazandım, köyü haraca bağladım falan. Vay anasını dedim baya şahane şeyler. Ayrıca Türk oyunu olduğundan mütevellit konuşmalar menü her şey de Türkçe olması daha şahane yapıyordu oyunu. Neyse indirip açtım oyunu. Dakika bir gol bir oldu. Oyunu Türkçe seçmeme rağmen yarısı Türkçe yarısı İngilizce bir şekilde kaldı. The Prince of bilmemne oğlunun father ı gibi saçma sapan şeyler yazıyordu tabir etmek gerekirse. Düzeltemedim gitti. Hadi dedim neyse oynayamaya devam edeyim. Bir karakter oluşturdum. Gezdim tozdum görev yapmaya çalıştım adam topladım neyse. Kimle savaşsam çapulcular yani hep yenildim. Ne zaman savaşsam elimde ok. Amuna kodugum kılıcını alamıyorum lan. Ben ok atmak istemiyorum yok arkadaş alamıyorum. Ok ha ok zaten vurulmuyor. Tam vurucam o vuruyor bu sefer gerdirme işlemini yapamıyor. İyice dellendim. Adamlar öldü at gitti. Para gitti. Turnuvalara girdim. Bir sik olmadı. Kralın odasına girdim kral yok iki boş bardak. Hani lan kralla konuşmak falan. Bayram tatilinde mi denk geldi nerde. Ticaret yapmak falan diyorlardı zaten para yok. Vermişler meyve bıçağı gibi kılıç kimi keseyim. O da olmadı. Çözemedim oyunu arkadaş. Halbuki hoşuma da gitmişti yani genel olarak. Her ne kadar harita görünümü yarak gibi olsa da. Pat diye 20 kişilik bir çapulcu çıkıyor karşına paranı ver yada öl diyor. Amına koyıyım nerden geldin pat diye. Tek kişi gir savaşa ölcen tabi. Nasıl oluyor anlamadım, oynayasım var ama açtıkça delleniyorum sinirlerim bozuluyor. Strateji yapacak kadar bile oynayamadım siktiğim oyunu. Adam gibi ders lazım. Görmem lazım galiba.
0 yorum:
Yorum Gönder